Canon Eurasia Genel Müdürü Wilbert Verheijen
Canon Eurasia Genel Müdürü Wilbert Verheijen drupa 2016’da Canon standında sorularımızı cevapladı.
Türkiye’de dijital baskıya geçiş kırtasiyelerle başladı. Bir yandan matbaacılık deneyimi olmayan bu kuruluşlar dijital baskının hakkını veremediler. Diğer yandan da matbaacılar bu yeni teknolojinin avantajlarından yararlanamadılar. Bu durum matbaacıların lehine nasıl çevrilebilir?
Türkiye’deki durumun nasıl başladığına ben tanık olmadım ama Avrupa’da yaşanılmışlıklar var. Biz buradaki tecrübeleri, örnekleri Türkiye’ye taşıyabilir, bunları matbaacılara gösterebiliriz. Matbaacılarla birebir görüşmelerimiz devam ediyor. Zaten bir çoğu Drupa’da, onların ihtiyaçlarını belirleyeceğiz ve onlara döneceğiz. Ofsetten dijitale geçiş bir süreç. Bu yolun nasıl olması gerektiğini Avrupa’da nasıl yapıldığını biliyoruz ve bu tecrübeyi matbaalara aktararak bunun kolay bir geçiş olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Bunu destekleyecek her türlü teknoloji, yazılım ve iş akışı modelleri elimizde bulunuyor. Her firmanın ihtiyacına uyan tek çözüm yok. Biz önce dinliyoruz, uygun çözümü öneriyoruz.
Canon giriş seviyesinden endüstriyel basıya kadar geniş bir ürün yelpazesi sunuyor. Rakiplerinize göre avantajınız nedir?
Türkiye’ye uzmanlık getirebilecek deneyime sahibiz. Dijital baskının yaralarını gösteriyoruz ama buradaki asıl amaç ofset baskıyı dijitalle değiştirmek değil. Bu daha çok iş modelinin değişmesiyle ilgili. Basılan iş sayısı artarken tirajlar azalıyor. Türkiye daha bu değişimde başlangınç aşamasında bu zaman alan bir iş.
Canon bu fuardan sonra baskı dünyasına nasıl bir etki yapacak?
drupa’daki hashtag’imiz UnleashPrint, baskıyı özgür bırak, dilediğin gibi bas. Burada bizim üç amacımız var. Birincisi inovasyon. Her türlü üründe sürekli yenilendiğimizi geliştiğimizi gösteriyoruz. İkincisi transformasyon. Bizde fikir, teknoloji ve Bilgi mevcut. Bu ürünü alan kişi de son kullanıcının ne istediğini, onun ihtiyaçlarını biliyor. Bunu harmanlayabilirsek o zaman gerçek çözümü bulabiliriz. Bize gelen geri bildirim ile doğru ihtiyacı doğru yerde doğru zamanda karşılayabiliriz. Üçüncüsü de ilham. İnsanlara istedikleri işleri yapabilmeleri için ilham veriyoruz.
Geniş format ürünlerinizle de matbaacıların birtakım sorunları çözümlenebilir gözüküyor. Ama matbaalar bu ürünlerden şimdilik uzaklar. Onların önünü nasıl açmayı düşünüyorsunuz?
Geniş format yazıcılarla sanatsal uygulamalar dahi çıkartılabiliyor. İhtiyaçlarla bizim sağlayabileceklerimizi buluşturmak için ilham veren uygulamaları göstermeye çalışıyoruz. Teknolojimizi, deneyimimizi yaptığımız ürünlerde kullanıyoruz. Geniş bir portfolyo oluşturuyoruz.
Sektörün başındaki kişilerden birisiniz.
Sizce sektör ne yöne gidiyor?
Konvansiyonelden dijitale geçişte bütün matbaalar sıkıntı yaşadılar, kendilerini baskı altında hissettiler. Bazıları yeni trendlere ayak uyduramadılar ama şimdi herkes daha iyimser ve yapabilecekleri şeylerin daha çok farkındalar. Baskı sektörü yeniden keşfediliyor diyebiliriz. Yeni trendler, talep üzerine baskı ve kişiselleştirme devam ediyor, çok umutluyum ve iyi şeyler çıkacağını düşünüyorum.
Baskı dünyasında büyük şirketlerin işbirliklerine tanık oluyoruz. Siz bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sektörde bu tarz birleşmeler ve ortaklıklar oldu çünkü herşey bir anda değişti ve bazı firmalar sektörde bir yer bulabilmek, bir boşluğu doldurabilmek adına bu tarz ortaklıklar yaptılar. Canon sektörü ilerleten firmalardan biri. Biz teknoloji sunmak, teknolojide öncü olmak durumundayız. Ciromuzun yüzde 8’ini araştırma geliştirme için ayırıyoruz. Bizim yaptığımız, gücümüze güç katmak için, yazılım şirketleri ile ortaklıklar kurmak.