KBA Asya, Avrupa’nın bir bölümü ve Türkiye’den sorumlu Kıdemli Satış Müdürü Michael Grieger fuarı Matbaa Haber’e şöyle değerlendiriyor.
“Fuarı işleten firmanın sayılarına bakarsak ziyaretçi sayısı azaldı ama bizi ziyaret edenlerin sayısına bakarsak inanılmayacak kadar yükseldi.
Şimdiye kadarki drupa fuarlarında pazar günleri öğrencilerin geldiği bir gün olarak değerlendirilirdi. Biz bu pazar günü özellikle büyük holdinglerin ambalaj matbaalarının yöneticilerini ağırladık ve onlar makinelerimizle tek tek ilgilendiler. Müşteri kalitesi kesinlikle çok iyi, onlarla artık teknik görüşmeler yapıyoruz.
2000 drupa fuarından bu yana dijital ile konvansiyonelin karşı karşıya olduğu fikri hüküm sürerken, bu fuarda ikisinin birlikte olduğunu gördük. En azından biz KBA olarak bunu böyle görüp ve makinemizde de böyle yansıttık.
Tek ayarla tüm süreci yönetiyoruz
Modüler yapı konseptimiz müşteri tarafından çok beğenildi. Biz normal ofset ünitesi ile serigraf ünitesini, kesim ile gofraj veya pliyaj ünitesini bir arada kullanabiliyoruz. Buna müşterilerimizden pozitif tepki geldi. Eskiden olduğu gibi ayrı işler için değişik makineler kullanmak zorunda değiliz. Makinelerimizdeki modüler yapı sayesinde kısa tirajlar için makinemdeki dijital üniteyi, tirajlar büyüdüğünde hem dijital hem konvansiyonel tarafı kullanabilirim. Serigraf modülü ile saatte 8 bin serigraf baskısı yapabilirim. 15 bine çıkıyoruz kesimde. Tüm bunlar için ayrı bir eleman, masraf veya yer gerekmiyor. Tek bir makine ile hepsini hallediyorum. Tüm bunları tek makine yerine her birini ayrı makinede yaparsam her seferinde fire veriyorum. Her seferinde ayar ve zaman gerekiyor. Biz şimdi tek ayarla tümünü hallediyoruz. Bizim kumanda sistemimizde TouchTronic ile ekrana iki dokunuşla tüm fonksiyonları harekete geçirebiliyoruz. Hatta burada fuarda şov başladığında kumanda ustası olmuyor. Ziyaretçiler cep telefonlarına yüklenen bir aplikasyonla makineyi kumanda edebiliyor. İş oraya kadar gitti. Kumanda sistemimizde de çok iddialıyız. Çok kolay anlaşılabilen her malzemeyi hafızasında tutup yeniden iş geldiğinde uğraşmadan yeniden aynı ayarları kullanabileceği bir sistemi kullandık.
“Sloganımız People In Print. Kolay kullanımı hep göz önüne aldık.”
2016 drupa fuarına kadar Türkiye’den gelen müşteriler son teknolojiye biraz çekimser yaklaşıyordu. Bu fuarda bize son teknolojileri sordular. Artık Türkiye’deki müşteriler de yüksek otomasyona, en son teknolojiye sahip olmadıklarında dünya piyasasında var olamayacaklarını gördüler, Avrupa’daki firmalarla ancak böyle yarışacaklarını biliyorlar. Bu fuarda hepimiz çok şaşırdık. KBA en son hangi teknolojiyi duyurduysa bundan haberdarlardı ve sorularıyla hazır gelmişlerdi. Türkiye’de birçok şey Avrupa için basılıyor. Avrupa’da söz sahibi olabilmek için Avrupa matbaalarından aşağı kalmamaları gerekir. Kesinlikle fuar sonrası satışlar bekliyoruz.
Önemli olan sadece 3-5 makine satmak değil, sonraki drupa’ya kadar olan süre içinde ihtiyaçları olan projeyi yaratmaktır. Hiçbir matbaacı fuara gelip ne güzel bir teknoloji ben satın alayım demez. Müşterilerle ilk kez şöyle sözleştik; gelin KBA’nın showroom’una makinelerimizde bu teknolojileri test edelim, sonra konuşalım. Hiç kimsenin tam olarak bilmediği bir teknolojiyi almasını istemeyiz. Biz çok açık bir firmayız herşeyi gösteriyoruz. Müşteri tam ikna olduktan sonra satışımızı yapıyoruz.