Zorlu piyasa koşullarına rağmen verimli geçirdiğimiz bir yıl oldu. Bu sene yaptıklarımıza birçok yenilikler katarak ve her zamanki gibi müşteri memnuniyetini en ön planda tutan bir yaklaşımla 2018 yılına gireceğiz.
Furkan KARAGÖZ / hubergroup Türkiye Satış ve Pazarlama Yöneticisi
Genel olarak 2017 yılına baktığımızda sektörün ve ülkemizdeki ticari hayatın sürekli olarak zorlandığı bir yıl geçirdik. Geçen yıla kıyaslanınca benzer zorlukları yine yaşadığımız bir yıl oldu. Sektörün hacim olarak genişlediğini söylemek zor. Bazı alanlarda ise hızlı dönüşümler yaşanıyor.
hubergroup Türkiye olarak sektörel daralma ve artan rekabete rağmen oldukça verimli bir yıl geçirdik. Hem ülkemizde hem de global olarak ciddi adımların atıldığı ve yatırım yapmaya devam ettiğimiz bir yıl oldu. Bizim için oldukça önemli olan flekso mürekkep üretim tesisimize yeni bir yatırım gerçekleştiriyoruz. Grup olarak ülkemizin geleceğine olan inancımız tüm hızıyla devam ediyor. Yatırımlarımız da devam edecek.
2018 yılında ise sektördeki daralma ve rekabetin her geçen gün artması birçok noktada daha dikkatli hareket etmemizi gerektiriyor. Ambalaj tarafının önemini her geçen gün artırması bizim de odak noktalarımızı daha fazla ambalaja kaydırmamızı sağlıyor. Bu yıl özellikle ambalajda doğru noktalara odaklanarak, teknik servis kalitemizi artırarak iş ortaklarımıza komple hizmet vererek hedeflerimizi gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz. Bizim için müşteri memnuniyeti bugün de gelecekte de en önemli konu olmaya devam edecek. Müşterilerimizin bizden memnun olması ve bizi tavsiye ediyor olması önceliğimiz.
Yıl içerisindeki yenilikler
Gıda sektöründe ve genel anlamda endüstride kullanılan IML (In-mould label) mürekkeplerimizin yeni versiyonlarını bu yıl içerisinde piyasaya sunduk. Bu serimiz de piyasadan büyük ilgi gördü. Bu serimiz (Corona Label MGL2050) gıdaya uygun ve OPP malzemelerde olağanüstü başarılı performans ortaya koymuş durumda.
hubergroup olarak mucidi olduğumuz MGA konseptinin yine gıda ambalajlarında kullanılan MGA Natura ve MGA Corona serilerinin yeni versiyonlarını bu yıl içerisinde piyasaya sunduk. Yenilenmiş versiyonları ile pazarın önemli ihtiyaçlarını karşılamış olduk.
Global olarak doğayı önemseyen ve çevreci olmayı en önemli misyonlarından biri haline getiren hubergroup ürünlerinin büyük bir kısmından Cobalt’ı çıkarmıştır. Bu ve benzeri gelişmeler çerçevesinde bu konuda birçok ülke ve sivil toplum kuruluşu tarafından çevreci yaklaşım sebebiyle sertifikalandırılmış bulunmaktayız.
Tamamen yenilenebilir ve geri dönüştürülebilir ham maddelerin kullanıldığı, çevreci yaklaşım sunan Cradle to Cradle (C2C) sertifikasına globalde sahip olan tek mürekkep üreticisi olarak faaliyet gösteriyoruz. 2018 yılında üzerine odaklanacağımız bir konu olacak. Bugün birçok global firmanın gündem maddelerinden birisi sürdürülebilirlik. Biz de hubergroup olarak bu konuda da öncü olmayı başardık.
Geçen yıl Pantone renk merkezimizde üretimine başladığımız konvansiyonel MGA mürekkep üretimi, UV MGA mürekkep üretimi, H-UV Pantone renk üretimi ve LED-UV Pantone renk üretimini bu yıl da artırarak yapan ülkemizdeki ilk firmayız.
Nemlendirme sistemleri grubunun bir parçası olan hazne suyu konsantresi ürün kategorisinde alkolsüz baskı konusunda piyasaya ciddi etkiler bırakan Substifix AF ve Redufix AF ürünlerine odaklandığımız bir yıl oldu. 2018 yılında ise bu ürünler yine ana odağımızda olacak. Çevreci ve insan sağlığına önem veren bir marka olarak matbaacılık endüstrisinin uçucu organik bileşen (VOC-Alkol) kullanımını azaltmayı sektöre fayda olarak sunmaya devam edeceğiz.
Yeni nesil tabaka ofset makinaları için geliştirilmiş, yenilenebilir ham maddelere dayanan, üstün performanslı tabaka ofset mürekkebi olan Pasifica 250 serisini piyasaya sunduk. Bitkisel yağ bazlı olan bu seri piyasadan oldukça fazla ilgili gördü.
Ink Akademy programımız:
Programımız 2017 yılında da artan bir katılım ve sektöre tam manasıyla destek vererek geçti. Sektörde çalışanların teknik bilgisini artırmak önceliğimiz. Bu sene onuncu yılını kutlayacak olması bizim için ayrı bir anlam ifade ediyor. Böyle yoğun bir programı on yıldır büyük bir motivasyonla yapıyor olmamız eğitime ve sektöre verdiğimiz önemi tam manasıyla ortaya koyuyor. Çok yüksek bir memnuniyet oranıyla onuncu yılında 4886 kişiye ulaştık. Şu ana kadar 1140 farklı firma eğitimlerimize katılmış durumda.
2016 yılında başlattığımız BASEV Eğiticinin Sektörle Buluşması programı 2017 yılında da devam etti. BASEV – Ink Academy iş birliğiyle oluşturulan bu program kapsamında sektörümüzdeki meslek liseleri ve üniversitelerde görev alan eğitmenlere, sektörde edindiğimiz pratik bilgi ve tecrübeyi aktarırken, kendilerinin sektörde yer alan firmaların üretim sahalarını incelemesi ve sektör temsilcileri ile tanışması için bir ortam hazırladık.
2018 yılında ise Ink Akademy’nin onuncu yılını kutlayacağız. 2017 yılının Aralık ayında başladığımız yeni bir projemiz mevcut. Projemizin adı: Meslek Lisesi Sektör Meselesi. Bu projemizde ise amacımız sektörde yaşanan nitelikli teknik eleman bulma sorununa yardımcı olabilmek. Başlangıçta 3 matbaa meslek lisesi ile çalışarak o okullarda okuyan öğrenci arkadaşlarımıza eğitimler vermek, fabrika ziyaretleri yapmak ve sektörü biraz daha detaylı tanıtarak bu konuda motive olmalarını sağlamak istiyoruz.
2018 yılından beklentiler
Bu yıl matbaacılık endüstrisi için zor bir yıl oldu. Ekonomi konusundaki dalgalanmalar ve kurlardaki değişkenlikler özellikle iç piyasa ağırlıklı çalışan firmalar için zorluklar doğurdu. Ülkemiz ekonomisinin çıkış yolunda olduğu gibi genel anlamda bizim sektörümüz için de en önemli çıkış yolu ihracat pazarlarına ulaşmak. Hem riskleri azaltmak adına hem de kur değişkenliklerinden etkilenmemek için ihracat pazarlarına ulaşmak artık bir gereklilik. Ticari matbaacılık için dijital baskının etkisinin her geçen gün artan etkisi, dijitalleşmenin gündelik hayatımıza her gün biraz daha giriyor olması işleri zorlaştırıyor. Yapılabilecek en önemli konu teknoloji odaklı fark yaratabilmek. Teknoloji odaklı farklılık için H-UV, LED-UV benzeri sistemler önemli alternatifler olarak duruyor. İlk bakışta pazarda karşılığını alamama gibi bir düşünce olabiliyor. Yeni teknolojinin pazara tanıtımı da biraz teknolojinin kullanıcısı olan matbaaya da düşüyor. Onu da yatırım maliyetinin içerisinde düşünmek gerekiyor. Bu açıdan bakıldığında ticari matbaacılık kategorisinde işler her geçen gün daha da zorlaşıyor. Ambalaj da henüz gidilecek yol var. Fakat orada da çok fazla yeni oyuncu her geçen piyasaya giriyor. Bu da pazarın genişliyor olmasına rağmen rekabeti de artırıyor. Orada teknoloji odaklı farklılaşma ve ihracat kanallarını zenginleştirmek yine önemli bir iş geliştirme alanı olarak önümüze çıkıyor.
Zorlu piyasa koşullarına rağmen verimli geçirdiğimiz bir yıl oldu. Bu sene yaptıklarımıza birçok yenilikler katarak ve her zamanki gibi müşteri memnuniyetini en ön planda tutan bir yaklaşımla 2018 yılına gireceğiz. Bu açıdan her geçen gün şartların zorlaştığı bu ortamda bile biz bu seneden oldukça umutluyuz. Ülkemiz yıllar içerisinde birçok zorlukla karşılaşmış her seferinde elinden geleni yaparak sorunları atlatmış bir ülke. Dolayısıyla zorluklara rağmen çalışarak ve doğru işler yaparak bizler de başarıyı sürdürülebilir hale getirmeye devam edeceğiz.
2018 yılının sektörümüz için başarılı şekilde geçmesini diliyorum.