Levent Kutu Avrasya Ambalaj İstanbul 2019’da göz alıcı ve çok esnek kullanılabilir, sağlam lüks kutularıyla ilgi topladı.
Avrasya Ambalaj İstanbul 2019’un ambalaj baskı sektöründen de yeni katılımcıları vardı. Levent Grup bünyesinde lüks ambalaj birimi olarak iki yıldır yeni bir konsept geliştirmekte olan Levent Kutu, MBOX markasıyla fuarda yerini aldı.
Levent Kutu standında Levent Ofset Genel Müdürü Levent Çolakoğlu ve Levent Kutu’nun başında olan Begüm Çolakoğlu sorularımızı yanıtladı.
Kutu işine nasıl girdiğinizi anlatır mısınız?
L. Çolakoğlu: Levent Ofset 1954 yılında kuruldu. 1960 yılında İstanbul’a geldik. 1972 yılından itibaren de kutu işine girdik. Daha çok kutu ve karton ambalaj işleri yapıyorduk. Daha sonra kâğıt ürünleri, duvar takvimleri imalatı başladı. Kâğıt ürünlerinin çok daha gelişmesi ve bu konudaki yüksek taleplerden dolayı yatırımlarımızı kâğıt ürünlerine yapmaya başladık ve 2000 yılından itibaren karton kutu imalatını bıraktık.
Zaman içerisinde kutu ambalajın dünyada da gelişmesi ve bizim aşina olduğumuz bir konu olmasından, mevcut ürün gamımız ve makine parkımızdan dolayı yeni bir üretime girmeye karar verdik. Bu da lüks ambalaj. Bu konuda ülkede imalat yapan bir hayli firma var. Onları saygıyla karşılıyoruz. Biz bu işe farklı bir şekilde girmek ve yenilik getirmek istedik. Levent Ofset’in bir vizyonu vardır, her zaman yenilik getirmek ve fark yaratmak isteyen bir firmadır. Bu anlamda Kolbus firmasıyla yaptığımız iş birliği neticesinde onların keskin köşeli kutu makinesine yatırım yaptık ve kutu üretimiyle ilgili startı verdik. 2019 yılı itibarıyla biz de bu sektörde artık varız diyoruz.
Yaptığımız kutular yüksek kalitede ve son derece esnek kullanılabilir, çok farklı amaçlara hizmet edebilen, ürünleri çok doğru bir şekilde tüketiciyle buluşturabilen ambalajlar. Ürüne yüksek kalite algısını doğrudan yükleyebilecek anlayışta kutu imalatına geçtik. Zaten bizim ajanda ve takvim konusunda yıllara dayalı tecrübemizden dolayı neredeyse dünyadaki tüm malzeme üreticilerini, onların malzemelerini tanıyoruz. Matbaa malzemelerini çok iyi biliyoruz. Bunları kutu ile birleştirdiğimiz zaman çok farklı bir ürün gamı elde etmeye başladık ve çok hızlı bir şekilde gelişme kaydettik.
Avrasya Ambalaj 2019 için yorumunuz nedir?
L. Çolakoğlu: Bu fuara ilk defa katılıyoruz. Hem yurt içi hem de yurt dışı müşterileriyle tanışmak istedik. Fuarın ilk gününün yarısında olmamıza rağmen gördüğümüz ilgi gerçekten bizi de şaşırttı. Demek ki piyasada büyük bir eksiklik varmış. Yakın ülkelerden hatta Güney Amerika’dan müşteri grupları bu konuda taleplerini ve yakın ilgilerini belirtiyorlar. Bizden iş birliği yapmamızı istiyorlar. Daha ilk saatlerde böyle bir istek ve talep yoğunluğu ile karşılaşmak bizi çok mutlu etti. Fuar çok başarılı gidiyor. Ümit ediyoruz buradan çok iyi bir başarı hikâyesiyle döneriz.
Avrasya Ambalaj ülkemiz için önemli bir fuar. Hem Türkiye hem komşu ülkeler, Afrika ülkeleri, Güney Amerika, Avrupa ülkeleri ilgiyle izliyorlar ve ziyaret ediyorlar. Biz de bundan gurur duyuyoruz. Zaten ambalaj üreten firmalarla temaslarımız var ve ihracatta iyi gidiyorlar. Türkiye ambalajda öncülük yapma yolunda ilerliyor. Ülkemizin kalkınmasında ambalaj sektörünün itici güç olacağını rahatlıkla görebiliyoruz. İstanbul İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi olarak kâğıt ürünleri ve ambalaj konusunda hizmet veriyorum. Tahmin ediyorum ki Türk katılımcı firmalar bu fuarlardan büyük başarıyla döneceklerdir.
Önümüzdeki yıl yurt dışında katılacağınız fuarlar var mı?
L. Çolakoglu: Özellikle Interpack (Düsseldorf) ve All4Pack (Paris) fuarları var. Bu fuarın sonuçlarını değerlendirip ön celikle Interpack’a katılmayı düşünüyoruz. Sonra onun sonuçlarına bakarak Paris’e katılmayı düşünüyoruz. Önemli olan doğru hizmeti vermek, kalıcı olmak; müşteri bulmanın sorun olacağını sanmıyorum. Dünyada ekonomik krizler olsa da bir zenginleşme var ve bu zenginleşme ve ürünlerin farklılaştırılması ihtiyacı ambalaj talebini arttırıyor. Doğru ambalaj yapan, ambalaja değer katan firmalar yüksek fiyatlara da satsalar pazarda müşteri bulabiliyorlar.
Levent Grup olarak bünyemizde hem Le Color markamızı hem takvim ve ajanda ürünlerimizi bulunduruyoruz. hem de kitap üretimi yapıyoruz. Levent Kutu yeni bir bölüm, yeni bir başlık. Bu konuyla kızım Begüm Çolakoğlu ilgileniyor.
Yeni Nesil Kutu olarak tanıtıyorsunuz, Kolbus teknolojisi ve geniş malzeme bilginizle fark yaratıyorsunuz. Kolbus ne fark yaratıyor?
Begüm Çolakoğlu: Üretimle ilgili bir farklılık var. Bir sıyırma tekniği devreye girince bize mukavva malzemesini çok daha farklı kullanma yeteneği verebiliyor. Yaratıcılığın da önünü açıyor. Malzeme sıyırma ile katlama yapma sistemi sayesinde hem çok farklı, köşeli bir dış görünüş hem de kalite anlayışı getiriyor. Bunu değişik konseptlere uygulayabildiğimiz zaman alıştığımız kutu konseptinin tamamen dışında, kutu bile diyemeyeceğimiz ürünler ortaya çıkıyor. Biz bu ürünlere MBOX ürünleri diyoruz. Kolbus’tan aldığımız destek bize bu şekilde bir yol açtı. Hem gelenekselleşmiş ürüne göre kalite yükseldi hem de ürünü çok daha farklı yorumlayabilme, projelendirebilme, farklı tasarımlar ortaya çıkarabilme olanakları bulundu. Dolayısıyla bu teknoloji güzel uygulamalarla bizi heyecanlandırıyor. Altmış yıllık gelenekten gelen yeni ürünler yapmak, ilk olmak, yeni ürünler yapmak heyecanı bu teknolojiyle perçinlenmiş oldu. İlk defa katılmamıza rağmen bu fuarda da ürünlerimiz, bu koleksiyonlar büyük ilgi gördü.
İlk müşterileriniz hangi sektörlerden?
B. Çolakoğlu: Aslında iki yıldır bu konuda çalışıyoruz. Müşterilerimiz gıda, özellikle çikolata ve hediyelik ürünler üreticileri. Zaten kendi ofset ürünlerimizi de kutu içinde sunuyorduk. Oradan kalan kutu anlayışımız da devam ediyor ama ana müşteri gruplarımız şu anda gıda ve hediyelik.
Bu fuarda ihracatı da hedefliyorsunuz diyebilir miyiz?
B. Çolakoğlu: İhracatımız henüz yok ama ihracat için buradayız.
L. Çolakoğlu: Levent Grup olarak üretimimizin %65’ini ihraç ediyoruz ama kutuda yeniyiz ve ihracatı hedefliyoruz. Firmaların büyümelerini devam ettirebilmelerinin en önemli yolu ihracat yapabilmeleri, doğru, sağlam, kalıcı müşteriler bulabilmeleridir. İlk görüşmelerimiz yurt dışı pazarda da hızlı bir şekilde yer alabileceğimizi gösteriyor. Bu fuara katılmak çok doğru bir karar olarak görünüyor.
İstanbul Merter ve Çorlu fabrikanızda kaç kişilik ekiple devam ediyorsunuz?
B. Çolakoğlu: Yaklaşık 250 kişilik ekibimiz var.