KASAD’ın aylık tanıtım toplantısında konuşan Başkan Alican Duran, 2025’in sıkı durulması gereken bir yıl olduğunu, bununla birlikte sektörü güzel geleceğin beklediğini vurguluyor.
Toplantıda sektördeki son durum, fırsatlar ve tehditler konuşuldu ve Sun Chemical’ın sunumları gerçekleştirildi. Açış konuşmasında Avrupa’daki resesyona dikkati çeken KASAD Başkanı Alican Duran, hedef ülke olarak Amerika’yı işaret ediyor. Kurların henüz istenilen paritede olmamasının ihracatta çıkardığı güçlüklere, içinden geçilen sürecin finans ve müşteri ilişkilerinde getirdiği zorluklara değinen Duran, şunları söylüyor:
“Bu zorlukarı her zaman geçtik, yine geçmeyi diliyoruz. Önümüz açık ama bugünleri geçerken biraz dikkatli olmakta fayda var. Çünkü 2025 sıkı durmamız gereken bir yıl ve biraz daha sabır diyoruz. Önümüzdeki dönemde gerçekten karton ambalaj sektörünü daha olumlu, daha güzel bir mevsim bekliyoruz.”
Toplantıda yeni üyelerden Sun Chemical Türkiye Genel Müdürü Arınç Aktan, Siegwerk Türkiye’den Satış Müdürü Hakan Özbey, Fujer Kağıt’ın sahibi Egemen Güçbaşaran ve Koenig Bauer Duran’dan Ali Duran’a rozetleri takıldı.
Sun Chemical Türkiye, Mısır ve Rusya’dan sorumlu Genel Müdürü Arınç Aktan, “Türkiye Avrupa’nın ambalaj üssü konumuna geldi” diyor ve ekliyor: “Diğer ülkelerin mürekkep tüketimlerinin de etkisiyle söyleyebilirim: Esnek ambalajda çok ciddi direkt ihracatların da etkisiyle Türkiye Avrupa’da bir numara. Oluklu mukavva olsun karton ambalaj olsun (sıralarda değişiklik olabilir) 4., 5. sıralarda. Bu sıraları tutmak hatta krizden fırsat yaratarak daha da ileriye götürebilmek için hep birlikte çalışmamız gerekiyor. Daha alınacak çok yol var. Sun Chemical olarak hem ürünlerimizle hem de hizmetlerimizle değerli üyelerimize katkı vermeye devam edeceğiz.”
Bir test, denetim ve sertifikasyon şirketi olan ve KASAD’ın birlikte çalıştığı SBG’den Fadime Karagöz, ormansızlaşmaya sebep olan ürünlerin Avrupa Birliği sınırlarından girmesini engellemeyi amaçlayan AB EUDR Yönetmeliği ve FSC EUDR Uyum Sertifikasyonu hakkında bilgi verdi. Mevzuatın halen yürürlükte olduğunu, sadece cezai hükümlerinin 1 Ocak 2026’dan itibaren AB kapsamında yürürlüğe gireceğini ve mevzuata uygun olmayan ürünlerin AB ülkelerine ithalatının engellenmesinin amaçlandığını belirten Karagöz, şunları söylüyor: “Ormansızlaştırmayı Önleme Yönetmeliği, ihracat, ithalat, ticaret veya işleme yoluyla ormansızlaşma ile ilişkili emtiaları AB pazarına sunulan veya AB’den ihraç edilen ürünlerin ormansızlaştırma içermediğinden, üretim ülkesinin ilgili mevzuatlarına uygun olarak üretildiğinden ve Özen Yükümlülüğü (Duty of Care) veya Durum Tespiti (Due Dilligence) beyanı kapsamında olduğundan emin olunmasını gerektiriyor.” Karagöz, ilgili ülkenin mevzuatından kastın, birincisi arazi sahipliği (orman sahipleri ve ormanda hasadın ilgili mevzuatlara uygunluğu konuları); ikincisi çevre ile ilgili konular, ormanlarla ilgili diğer düzenlemeler, işçi hakları, uluslararası hukuk kapsamında korunan insan hakları, üçüncü taraf hakları ve yerel halkların hakları ile ilgili konular ve son olarak vergi, yolsuzlukla ilgili konular, ticaret ve gümrük düzenlemeleri… EUDR kapsamında, bu konulardaki ülke mevzuatlarının ürünü üreten şirket tarafından yerine getirilmiş olması bekleniyor.” Fadime Karagöz, atık ve artıklardan üretilen ürünlerin, bir ürünün ambalajı olarak AB’ye girmesinin kapsama girmediğini, ancak ambalaj olarak ihraç edilirse kapsama girdiğini vurguluyor. Karagöz soruları yanıtlarken, ekliyor: “Sizin tedarikçinizden acil olarak yapmanız gereken şey şu: Tedarikçinize diyeceksiniz ki ‘Sizden satın aldığım kâğıtlar için tür bilgisi (hangi ağaçtan), orijin bilgisi (koordinatlar) ve hasat zamanı bilgisini mutlaka gönderin.’ İkincisi, FSC belgelendirmesi ile bu işi yürütmek daha doğru, tedarikçinize ‘Ben FSC belgelendirmesi ile bu işi yürütmeyi planlıyorum, sizin bu konudaki planınız nedir, sizin de FSC belgelendirmesine dahil olmanızı bekliyorum’ diyebilirsiniz. Yoksa tedarikçiniz dahil olmazsa FSC belgelendirmesi de işe yaramıyor.”